9 Aralık 2023 Cumartesi

sana ithaf,2.

                                                                                                                     13 Kasım


Bugün hava yağmurlu. Bütün gün kesintisiz yağmur yağdı. Ayrıca seninle ortak bir dersimizin sınavı vardı bugün. Sınav için değil ama seni görebilmek için üstüme başıma ayrı bir özen gösterdim. Ama seni göremedim, olsun. Geri dönerken otobüse binmek istemedi canım, şemsiyem vardı zaten. Yolda bir kahve dükkanından kahve aldım, sonra seni düşündüm. İster istemez zihnime doluyorsun zaten, ne yapayım? Acaba dedim; şimdi nerededir, o da kahve sever mi? Sonra içim müthiş huzursuzlaştı. Artık o kadar da iyi hissetmiyorum. Yurda geldim oda arkadaşım gidene kadar her şey çok güzelmiş gibi sohbet ettim, güldüm. Sonra odada tek kaldım. Melankolik hissetmemek için ne yapmalıyım? Senin ismini bile bilmemem içime dokundu. Tamam, evet; tanımlamalar o kadar da önemli değil sonuçta seni görmem bile yeter. Bugün o da olmadı, bak!

 

Günün geri kalanını güzel geçirmek için planlar yaptım; biraz sonra duşa girerim, şimdi dizi izleyeyim de kafam dağılsın. İzlediğim filmde senle ben vardık; tamam artık dayanamıyorum, kimse yok zaten ağla gitsin. Yüzüm gözüm şişti yine, yapacak bir şey yok; yüzünü yıka iyi gelir. Tuvalete giderken bir arkadaşımla karşılaştım. Belli tabii neden ağladığımı sordu, ağlamak isteyince sebep bulunuyor dedim. Diyecek bir şeyim yoktu ki!

 

Günün geri kalanını planlarım dahilinde geçirmeye çalıştım; saatler ilerledi derken zihnime eskilerden bir şarkı düştü:

 

‘Hani bu dağların ardından, güneş doğmayacaktı

Hani bundan başka şehirde, barış olmayacaktı

Sana sarıldığım an, yağmur duracaktı.’

 

Dışarıda hala yağmur yağıyor. Artık hava karardı. Bir gün daha bitecek, iyiyim. Yemek falan yedim sonra, yarınki sınava çalışmam gerek. Belki seni de görürüm. Oda arkadaşım geldi diyor ki ‘düşünsene dışarıda yağmurun altında sevgilinle el ele yürüyorsunuz.’. Bilmiyor ki; derdim var. İyiyim ama ben, bunlar her zamanki şeyler. Sen günü bitirmeye bak.


                                 illüstrasyon: Ilya Milstein


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

CİĞERİMİN KÖŞELERİ

 22 Nisan, 25. Hiç kardeşiniz var mı? Benim var. Karındaş olanından. Ciğerimin iki köşesini dolduruyorlar. Dolabımdan bir parça kıyafet al...